Herkese merhaba, Microfon’un sevgili okurları! Kendinizi karamsar hissettiğiniz oldu mu? Ya da yalnız, huzursuz, mutsuz… Hayatımızda her şey istediğimiz, hayalini kurduğumuz gibi gitmeyebilir zaman zaman. Hatta bazen her şey o kadar üst üste gelir ki bütün kötü şeylerin sadece bizi mi bulduğunu düşünürüz ve sonunda da depresyon. Herkesin son durağıdır diyemesek de içimizde yaşayanları vardır. O halde gelin birlikte bakalım…

Depresyon Nedir?

Çevremizde sıkça duyduğumuz hatta belki birebir yaşadığımız depresyon,  aslında bir duygu bozukluğu durumudur. Kendimizi sürekli üzgün hissettiğimiz, normal zamanlarda bizi mutlu eden, keyif veren şeylerden bile olumlu olarak etkilenemediğimiz, günlük hayatta yaptığımız işlerin aksamasına sebep olan psikolojik bir hastalıktır.

Depresyonda Olduğumuzu Anlar mıyız? Depresyon Belirtileri Nelerdir?

Üzgünlük hissi çok temel olsa da her üzgün insan depresyon geçiriyor anlamına gelmemelidir. Öncelikle kendimizi tanıyan en iyi kişi yine kendimiz olduğumuzu unutmamak gerekir. Zaman zaman yaşadığımız durumlardan oldukça etkilenebilir ve duygularımızı kontrol edemeyecek düzeye gelebiliriz. Ağır bir üzgünlük hali, genel olarak hiçbir şeyden zevk alamamak, kendimizi değersiz hissetme, sürekli yiyip içmek ya da aksine yemeden içmeden kesilmek, sürekli uyku hali ya da hiç uyuyamama, hareketlerde yavaşlamalar, dikkat dağınıklığı, intihar eğilimi başlıca belirtilerinden sayılmaktadır. Bu belirtilerin yaklaşık iki hafta boyunca kişide var olması sonunda depresyon tanısı konulabilmektedir.

Depresyondan Nasıl Kurtulabiliriz?

  • “Ben hastayım” düşüncesi insanı psikolojik anlamda farkında olmasak da derin etkilemektedir. Hatta kimilerimiz psikolojik hasta bile olabiliyoruz. Neye nasıl inanırsak öyle olur gibi. Depresyonda olduğumuzu fark edip, kabul etmeliyiz fakat kendimize hasta gözüyle bakarak durumu daha ciddi boyuta taşımamamız gerekir. Depresyona yakalanan tek biz değiliz ve çözümü olmayan bir hastalık olmadığını unutmamalıyız.
  • Depresyonda olduğumuzu kabul etmeliyiz dedik. O halde duygularımızdan, düşüncelerimizden kaçmamamız gerekir. Ne kadar çabuk yüzleşir ve yaşarsak o kadar çabuk atlatırız. Bastırmaya çalıştığımız her şey hiç beklemediğimiz bir anda yeniden karşımıza çıkabilir ve mevcut durumdan daha da derin etkileyebilir. Her duygu ve her düşünce hep aynı olmaz. Az önce oldukça duygusal yaklaştığımız şeye az sonra mantıklı bir açıdan bakabiliriz. Bu yüzden ne kontrolü elden bırakmalıyız ne de akışa çok fazla mani olmalıyız.
  • Etrafımızı saran kara bulutları dağıtmalıyız. Kötü bir ruh haline bürünerek geçirdiğimiz günlerde, iç sesimiz hep hayata karşı durgunlaşmış şekilde hiçbir şey yapmak istemeyecek ve bizi de yapmamamız için engelleyecektir. Eğer sese kulak verirsek depresyon halinden çıkmamız daha da zorlaşacaktır. Bu sebeple elimizden geldiğince gülümsemeye çalışıp, hayata karşı istekli olmalıyız. Ne kadar üstüne gidersek atlatmak da o kadar kolay olacaktır.
  • Zihnimizde hapsolduğumuz olumsuz odadan çıkıp geçmişte, şuanda mutlu olduğumuz şeylere bakmamız gerekir. Sürekli üzüldüğümüz, ağladığımız, acı çektiğimiz anılar depresyonu daha da tetikleyecektir. Yaşamımızın sadece onlardan oluşmadığını hayatımızda bir o kadar da hatta daha fazla da güzel anlarımız olduğunu hatırlamamız gerekiyor. Böylelikle yavaş yavaş da olsa kasvetli ruh halinden uzaklaşmaya başlayacağız.
  • Depresyona giren gençler genelde odalarına kapanır ne oradan çıkmayı ne de kimseyi görmek ister. Fakat tam tersine bulunduğumuz mekânlar bile ruh halimize oldukça derin etkiler bırakabilir. Dolayısıyla sürekli aynı yerlerde bulunmak yerine dışarı çıkıp hava almayı, zorla da olsa bir yerler gezmeye çalışmalıyız. Arkadaşlarımızla iki kelime sohbet edebilmek bile kısa sürede olsa da bizi kendi ruh halimizden uzaklaştırabilir.
  • Farklı uğraşlar edinmeye çalışının. Spor yapmak, yemek yapmak, resim çizmek gibi… Yeni şeylere başlamak dikkatinizi toplamaya yardımcı olabilir ve elinizde bir uğraşınızın olması sizi ruh halinizden soyutlaştıracaktır.
  • Sağlıklı beslenmek de oldukça önemlidir. Alkol, kafein vb. ürünlerden uzak durmak gerekir. Sevdiğimiz yiyecekleri tüketmek de moralimizi yerine getirebilir. Örneğin kimilerimiz çikolata yiyerek mutlu olabilir.
  • Uyku problemi yaşadığımız bu dönemde elimizden geldiğince yeniden düzene oturtmaya çalışmalıyız. Uyku dinç kalabilmemiz ve iyi hissetmemiz için önemli bir durumdur. Dolayısıyla ne kadar güzel bir uyku alabilirsek o kadar daha iyi hissedeceğizdir.

 

Küçük şeyler büyüyerek içinden çıkamayacağımız bir hal alır. Hepimiz depresyonda olduğumuzu anlayamayız belki ama duygularımızı elimizden geldiğince kontrol etmeye, bulunduğumuz olumsuz ruh haline yenik düşmemeye çalışmalıyız. Hayatta her şeyin bir çözümü olduğu gibi yaşadığımız kötü durumların da mutlaka bir karşılığı vardır. Kendimizi karamsarlığa itip burada boğulmamalıyız.

Sağlıkla, huzurla, mutlulukla, Microfon’la kalın…