Genç İşi Kooperatif’ten Levent Kahraman ile farklı bir girişimcilik modeli olan yeni nesil kooperatifçilik hakkında bilgi içeren bir röportaj gerçekleştirdik. Multi-disipliner çalışma stilinden, özel sektör, özel hayat ve sivil toplum deneyimlerinden, tecrübelerinden bahseden Levent kahraman’a bir iş modeli olarak kooperatifçilikten gençlerin de yararlanması adına çeşitli sorular sorduk. Kariyerinden, tecrübesinden, hayatından ve yaptıklarından bahseden Levent Kahraman’a ve Genç İşi Kooperatif’e verdikleri bilgiler için teşekkür ederiz. Daha fazla bilgi için: https://newgencoop.org
- Kısaca sizi tanıyabilir miyiz? Birçok alanda tecrübesi ve birikimi olan biri olarak multi-disipliner çalışmaktan mutlu musunuz?
1979 Lüleburgaz doğumluyum. Orta ve lise öğrenimini Lüleburgaz Anadolu Lisesi’nde, lisans eğitimini ise Trakya Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Kamu Yönetimi bölümünde tamamladım. 2002 yılında başladığım çalışma hayatını, Satış-Pazarlama alanında satış elemanlığından bölge müdürlüğüne kadar farklı kademelerde sürdürdüm. 2012 yılında Başka Bir Okul Mümkün Derneği ile tanıştım ve bu tanışma hayatımın dönüm noktalarından biri oldu. 2016 yılına kadar özel sektör ve sivil toplum çalışmalarını birlikte yürüttüm, 2017 itibari ile özel sektörü tamamen bıraktım. Bbom İzmir ve Bbom Ayvalık Kooperatiflerinin kuruluşlarında yer aldım. Bu çalışmalar esnasında Genç İşi Kooperatif’le yollarım kesişti ve 6 aylık gönüllülük sürecinden sonra 2016 yılında Genç İşi Kooperatif’e ortak oldum. Halen Başka Bir Okul Mümkün Derneği ve Genç İşi Kooperatif başta olmak üzere çeşitli sivil toplum kuruluşlarında kooperatifçilik, kaynak geliştirme, finans ve yönetişim sistemleri alanlarında danışmanlık ve eğitmenlik yapıyorum. Multi-Disipliner çalışma modeli beni inanılmaz geliştiriyor, Özel sektör, özel hayat ve sivil toplum deneyimlerini, tecrübelerini ve bilgilerini harmanlamak ve ihtiyaca göre kullanmak çok yaratıcı bir süreç oluyor benim için.
-
İş hayatınızın ana dinamiğinde kooperatifçilik var. Danışman olarak, proje yöneten, yazan, koordine eden biri olarak neden tek başınıza çalışmak, danışmanlıklar vermek ya da beyaz yaka olmak yerine Kooperatif çatısı altında çalışmaya karar verdiniz?
Benim için bu bir farkındalık süreci oldu aslında. Kendimi tanıma, hayatı sorgulama, neden bu işi yapıyorum vb sorgulama süreçlerimde anlamlandırdığım konulardan biri de tek başıma iş yapmayı sevmediğim ve başarılı olamadığımdı. Daha önce 2 kere kendi işimi kurma girişimim oldu ve ikisi de battı 😊 Özel sektördeki hikayem de bu şekilde oldu, hep iyi bir takım oyuncusu oldum, para, mevki ya da gelir odaklı olmadım, riskleri ve fırsatları görüp içinde yer aldığım ekiple paylaştım ama genelde bu benim aleyhime oldu çünkü bu paylaşımlar birçok kez alınıp çıkar için kullanıldı. Özel sektörde genelde size kariyer, daha fazla para, prim, unvan için çıkarcı ve bencil olmanız özendiriliyor ve paylaşımcılık “enayilik, saflık” olarak görülebiliyor. Genelleme yapmak istemem ama benim ve çevremdeki birçok hikayede süreç böyle oldu 😊 Ne zamanki kooperatifçilik ile tanıştım, ki bu tanışma Başka Bir Okul Mümkün sürecinde çocuklarımızın daha çağdaş bir eğitim alması için kooperatif modeli ile açmayı planladığımız okul sürecinde oldu, işte o zaman dayanışmayı, paylaşmayı, iç motivasyonu, ortaklaşmayı, birlikte üretmeyi gerçek anlamda deneyimledim. Bu deneyim beni kooperatifçiliğe bağladı ve bu alanda uzmanlaşma yolunu açtı. Bu süreçteki en güçlü hislerim ise “huzur ve işe yaramanın, fayda sağlamanın verdiği iç motivasyon” diyebilirim, her sabah uyanıp güne bu şekilde başlamak çok keyifli… Bunu özel sektörde hiçbir zaman hissedemedim.
-
Kooperatifinizin ismi GENÇ İŞİ KOOP. Kendini genç hissedenler mi, gençler mi yoksa iş yapış modeli olarak gençlik enerjisini mi tanımlıyor?
Aslında hepsi 😊 Genç İşi Kooperatif ilk kuruluş sürecinde üniversiteden yeni mezun olmuş, kendilerini kooperatifçilik modeli ile istihdam etme fikri ile yola çıkmış 7 genç tarafından kuruldu. Bu yolda ilerlerken kooperatifçilik alanında ihtiyacın sadece gençlerin istihdamı değil genel olarak “kooperatifçilik algısının” gençleşmesi, kooperatifçiliğin yeniden tanımlanması olduğunu görmüş ve bu amaçta ortaklaşan kendini genç hisseden(benim gibi 😊 ) ortaklara da kapılarını açmıştır. Ayrıca yapmakta olduğu işleri de klasik yöntemlerle değil, günümüz şartlarına uygun, ihtiyaca daha doğru cevap veren yenilikçi, genç bir bakış açısı ile yapmaya çalışmaktadır.
-
Kariyerinizi kooperatif iş modeline dayandırmış gözüküyorsunuz? Beyaz yakalılar gibi para kazanıyor musunuz? Geçim sıkıntısı yaşıyor musunuz?
Beyaz yakalılar gibi para kazanmıyoruz tabi ki çünkü önceliğimiz çok para kazanmak değil toplumsal fayda yaratmak. Ama bu faydayı yaratırken ihtiyacımız olan, hayatımızı idame edebilecek emek ücretlerini de elde etmeyi hedefliyoruz. Bu hedefimize de hızlı bir şekilde ilerliyoruz. Bunu yaparken dayanışarak, birbirimizi ve çevremizi gözeterek, eşit işe eşit ücret ve adil paylaşım ilkesi ile yapmaya çalışıyoruz. Yapımız gereği düzenli bir maaş değil çalıştığımız kadar emek ücreti alıyoruz, bu nedenle bazı dönemlerde ortaya çıkan ihtiyaçları da kooperatif içinde oluşturduğumuz destek kasamızdan karşılıyoruz. Bu ve buna benzer destek mekanizmaları kurulmasını da teşvik ediyoruz.
-
Kooperatif iş yapma modeli batı toplumlarında çok yaygın. Kapitalizmin ana vatanında bu model bu kadar sevilirken ve işlerken İMECE kültürünün ana vatanı Türkiye’de neden ısınılmayan, uzak durulan bir model olarak kalmış olabilir?
2015 yılından beri kooperatifçilik alanında eğitim ve danışmanlık veren bir kooperatif olarak bu soru ile birçok kez muhatap olduk ve nedenlerini de sahada tecrübe etme imkânı bulduk diyebilirim. Ancak bu sorunun tek bir cevabı olmadığını düşünüyorum. Birçok etken bulunmakta, bunlar içinde bence en öne çıkan etken, geçmiş olumsuz deneyimler ve dedikodu, ne yazık ki ülkemizde özellikle konut yapı kooperatifleri, hayvancılık kooperatifleri ve tarımsal kalkınma kooperatifleri ile ilgili çok fazla mağduriyet, dolandırıcılık ve yolsuzluk yaşanmış. Sahada konuştuğumuz birçok kişi ya kendisi ya da akraba çevresi içinde bu tip bir tecrübe yaşamış ya da duymuş. Bu nedenle kooperatif kelimesi onlar için olumsuz bir tecrübe çağrıştırıyor.
Diğer bir neden de yasal alt yapının yetersizliği ve mevcut ihtiyacı karşılayamıyor oluşu. Türkiye’deki 1163 sayılı kooperatif kanunu ilk defa 1969 yılında yayınlandı ve günümüze kadar çok fazla değişiklik olmadan çeşitli yönetmelik düzenlemeleri ile kullanılmakta. Bu nedenle de gerek yorum gerekse uygulama farklılıklarından dolayı ihtiyaca cevap veremez bir durumda. Bu da kooperatiflerin yürütülmesinde sorunlara ve kurumlar arasında çatışmalara neden olmakta.
Bir diğer nedenin de kültürel olduğunu düşünüyorum, her ne kadar Anadolu coğrafyasında dayanışma kültürü çok eskilere dayansa da örgütlü iş yapmak, ortak karar almak, birlikte üretim yapmak hep sorunlu bir süreç olmuştur. Kısa süreli misafirperverlik ve imece dayanışması ile uzun süreli ortak üretim, karar alma, gücü paylaşma, eşit, adil yönetim uygulama arasında çok farklı yaklaşımlar var. Bunu sahada yaptığımız çalışmalarda da çok net görüyoruz.
Bu nedenlerle Kooperatifçilik toplumda hem yanlış bilinen hem de çeşitli ön yargılar ve beceriksizlikler nedeniyle uygulanamayan bir model olarak karşımıza çıkıyor. İşte bizim amacımız da bu algıyı değiştirmek ve kooperatifçiliğin yeniden yorumlanarak tekrar uygulanabilir bir model olarak bilinmesini sağlamak.
-
Genç işsizliği her geçen gün artıyor, kooperatif iş modeli gençler için bir çıkış yolu olabilir mi?
Bizim hikayemiz de bu ihtiyaçtan başladı, Genç İşi Kooperatif 2015 yılında İzmir’de mevcut iş güç piyasası düzeninden memnun olmayan, beklentilerini karşılayamamış olan gençlerin bir araya gelmesi ile kuruldu. Çok daha adilane kazanabileceğimiz, yatay yönetişim içerisinde uzmanlaştığımız alanlarda emek verebileceğimiz bir çalışma düzeni hayaliyle aslında bir araya gelindi ve kooperatifleşildi.
Genç işsizliği çok daha büyük bir sorun olarak giderek artmakta, bunu hem yaşayarak hem de sahada yaptığımız çalışmalarda net olarak görebiliyoruz. Kooperatif iş modeli buradan çıkış için tek başına yeterli olmasa bile diğer seçeneklere göre çok daha adil, demokratik, örgütlü, dayanışmacı ve ekonomik bir model olarak karşımıza çıkıyor. Gençler, kooperatifçiliğin de bir seçenek olduğunu bilmeli ve iyi örneklere bakarak kendi kooperatif yapılarını kurabilmeli. Genç İşi Kooperatif olarak en önemsediğimiz konulardan biri de bu aslında. Bunun için gençlere yönelik birçok proje ve çalışma yapıyoruz.
-
Genç İşi Koop’da siz neler yapıyorsunuz, işler nasıl dönüyor, bilgi birikiminizi gençlerle paylaşmaya açık mısınız?
www.gencisi.org web sitemizde de yer aldığı şekilde Genç İşi Kooperatif olarak 3 ana amaç doğrultusunda çalışmalarımızı yürütüyoruz.
Amaç 1. Sosyal dayanışma ekonomisi bileşenlerinin ve özellikle kooperatiflerin kapasitesini geliştirmek
Faaliyet 1. Kooperatifleşmek veya kooperatiflerini geliştirmek isteyen inisiyatifler için kapasite geliştirme
Amaç 2. Kooperatifçilik konusunda bilgi ve farkındalık kazandırmak
Faaliyet 2. Saha araştırmaları ve Kooperatif Destek Noktası – KoopDestek
Faaliyet 3. İletişim ve yaygınlaştırma
Amaç 3. Faaliyetlerin icrası yoluyla ortaklarımızın insan onuruna yaraşır iş ve geçim kaynaklarına erişimini artırmak
Yaptığımız tüm işlerde ve faaliyetlerde aşağıdaki ilkelere göre davranmaya özen gösteriyoruz;
Patronsuz – Kooperatif patronsuzdur, yatay ilişkiye dayalıdır. Tercih hakkı ve gönüllülük esastır.
Eşit işe eşit ücret – Kooperatifte çalışan ortak ve gönüllülerin her biri harcadıkları emek karşılığında aynı birim ücreti kazanırlar.
Adil paylaşım – Kooperatif, kazancın yüzde 20’sini idari giderler için alır artakalanı emek verenler arasında çalıştıkları zamana göre paylaştırır.
Yetkin kadro – Kooperatif, alanında uzman kişileri istihdam eder. Her ortak eğitimi ve deneyimiyle uyumlu işlerde görev alır.
Kolektif ve katılımcı – Çalışmamız ve çıktılarımız bireysel değil kolektiftir. Çalışmalarımızı daima çözüm ortaklarımız ile birlikte yürütürüz.
Birlikte öğrenerek – Kooperatif reçete sunmaz. Aslolan çözümü birlikte bulmaktır. Hatalarımızdan öğrenip daha iyisi için çalışırız.
Tüm faaliyetlerimiz, çalışmalarımız ve çıktılarımız sadece gençler özelinde değil tüm kamuya açık şekilde, şeffaf ve yalın bir şekilde paylaşılıyor. Web sitemizi incelediğinizde bugüne kadar yaptığımız tüm proje, savunuculuk ve eğitim çıktılarını görebilir ve detaylarını inceleyebilirsiniz.
-
Dijital devrim, ortak iş yapma modellerine ve dayanışma ekonomilerine büyük ivme kattı, yeni nesil kooperatif kavramı da buradan çıkmış olabilir mi? Yeni kooperatifçilik nedir?
Aslında Yeni Nesil Kooperatif (NGC) kavramının dünya üzerinde ortaklaşılmış tek bir anlamı ve modeli şu an bulunmamaktadır. Yeni nesil kooperatif (NGC) kavramı ilk olarak 1990’larda Kuzey Amerika’da tarım sektöründe ortaya çıkmıştır. NGC’lerin toplumları piyasa ekonomisinin hata ve yanlışlarına karşı koruma niyeti ve geleneksel kooperatiflerin kırılganlıklarını iyileştirme çabası farklı coğrafyalarda farklı biçimlerde ortaya çıkmıştır. Örneğin Fas’ta yeşil dönüşüm için yeni tarım kooperatifleri, Kanada’da gençlerin önderliğindeki gıda dağıtım kooperatifleri, Almanya’da sosyal inovasyona odaklanan kooperatifler ortaya çıkmıştır. İtalya’da ise kooperatifler, ortaya çıkan yeni toplumsal ihtiyaçlara yanıtlar üreten sosyal yeniliklere önderlik etmiştir.
Genç İşi Kooperatif olarak dijitalleşmenin, yeni iletişim ve yönetişim araçlarını kullanmanın da Yeni Nesil Kooperatif kavramı içinde önemli ve belirleyici bir özellik olması gerektiğini düşünüyoruz. Örneğin ortakları Türkiye’nin ve Avrupa’nın farklı şehirlerinde yaşayan bir kooperatif olarak gerek toplantılarımızı gerek eğitimlerimizi ve çıktılarımızı dijital araçlar kullanarak ortaklaştırıyoruz. Bunula beraber klasik yönetim ve iletişim araçları yerine Sosyokrasi, derin demokrasi, şiddetsiz iletişim, holokrasi gibi yeni nesil yönetişim ve iletişim araçlarını da kullanmaya ve yaygınlaştırmaya çalışıyoruz.
-
İş bulamayan ama yetkinliklere sahip gençlerin bir araya gelip girişimcilik yapmasında kooperatif iş modelini tavsiye eder misiniz?
Aslında buradaki motivasyonun iş bulmak değil sevdiği, heyecan duyduğu ve mutlu olduğu işi yapmak olarak güncellemeliyiz. Gençler sadece para kazanmak için değil huzurlu, keyifli ve yaratıcı bir hayat sürmek için iş bulmalılar, iş kurmalılar. Toplumsal refah ve gelişme için bu çok önemli ve gerekli bir süreç. Bunu gerçekleştirmek için de girişimcilik ve daha da önemlisi sosyal girişimcilik mükemmel bir araç. Girişimciliğin bir modeli olan Kooperatifçilik ve özelinde sosyal kooperatifçilik, gençler için hem istihdam hem de mutlu olduğun işi yapmak için çok doğru bir model. Düşünsenize hem keyifli, huzurlu ve kendi kararlarını alabildiğin, süreçlerin hepsine dahil olabildiğin dayanışmacı bir çalışma ortamında yer alıyorsun hem de bunu yaparak para kazanıyorsun, üstelik yaptığın bu iş toplumsal bir fayda sağlayarak içinde yaşadığın toplumun, insanların bir sorununa çözüm sunuyor veya bir ihtiyacını karşılıyor. Bizim Genç İşi Kooperatif olarak hayalimiz ve amacımız da bunu gerçekleştirmek, bu hedefe de sağlam adımlarla ilerliyoruz 😊
-
Son olarak hem öğrencilere hem mezunlara hem de girişimcilere Kooperatif kurmaya kalkarlarsa önereceğiniz ilk 3 şey ne olurdu?
Kooperatifçilik için 3 şey yetmiyor, bu nedenle en az 4 şey önerebilirim…
- İş modeline karar vermeden önce modeli uygulayan kişiler ile mutlaka deneyim paylaşımı yapın,
- Kooperatifçiliğin temel mantığını, felsefesini, ilke ve değerlerini iyi anlamaları için kooperatifçilik ile ilgili temel giriş eğitimlerini, kooperatifi kurmadan önce kurmayı planladığınız topluluğunuz ile birlikte alarak, eğitim sonrası kararınızı tekrar gözden geçirin,
- Hayallerinizi gerçekleştirmek için amaç ve hedefler belirleyin ama “gerçekçi” bir bütçe planlaması yapın. SADECE ekonomik ihtiyaçları karşılamak amacıyla kooperatifçilik iş modeline yönelmeyin.
- Aranızdaki anlaşmaları, ortaklaşmaları ve kuralları, sizi hiç tanımayan birilerinin de ortak olduğunda anlayacağı gibi, mutlaka yazılı bir anlaşma metni haline getirin.
Burs mu arıyorsun? O zaman tıkla. Diğer yazılarımız için Microfon Blog sayfamızı ziyaret edebilirsin.