Başarılı, saygıdeğer bir hayat yaşamak isterseniz önceliğiniz meslek ve kariyer hedefi belirlemek olmalıdır. Sadece meslek ve kariyer hedefi belirlemek yeterli değildir. Belirlediğiniz meslek ve kariyer hedefi anlayışına uygun olarak ilerlemelisiniz. Hedefiniz olmadan gelişine yaşamak, istemediğiniz sonuçlar meydana getirir. Peki meslek ve kariyer hedefi nasıl belirlenir? Doğru meslek ve kariyer hedefi nasıl oluşturulur? Meslek seçimi nasıl olmalıdır? E-Bursum olarak sizler için doğru meslek ve kariyer hedefi nasıl belirlenir anlattık! Umarız yararlı olur. Hadi beraber inceleyelim!
“Gideceğiniz yeri bilmiyorsanız, vardığınız yerin önemi yoktur.”
Peter F. Drucker
Kendinizi ve Meslekleri Tanıyın, Ona Yönelik Meslek ve Kariyer Hedefi Yapın!
Diyelim ki, bir müzik aleti çalmayı profesyonel bir şekilde öğrenmeyi istiyorsunuz. Size en uygun olan müzik aletini seçebilmek için yoğun bir araştırma yapmanız gerekir. En sonunda doğru müzik aletini bulduğunuzda, tek seferde Chopin-Spring Waltz çalmayı tabii ki bekleyemezsiniz. Küçük araştırmalar, kendini geliştirmeler sonucunda parça parça adımlar atarak öğrenmek, öğrenilen bilgileri birleştirmek, hedefinizi belirleme konusunda büyük bir yetenek kazanılmasını kolaylaştırır.
Her şey Zamanla Gerçekleşir!
Müzik aletinden örnek vermiştik. Örneğin piyano, ilk olarak birkaç nota öğrenip, bu notaları ayrı olarak ve doğru bir şekilde çalmaya başlayıp, sonra da bu notalara uygun ritimde şarkılar çalmayı öğrenmek daha doğrudur. Kendinizi tanımanız, meslekleri tanımanız ve hedef belirlemeniz de tam olarak bu şekildedir.
İlgilerimiz ve İsteklerimiz Gerçekten Ne?
Aklınıza gelebilecek her türlü soruyu sorarak kendinizi tanıyabilirsiniz. Kısaca örnek verelim: ‘’Dünyadaki teknolojik gelişmeler ve uzay konularıyla ilgileniyor muyum? İş ortamında asla yapmam dediğim şeyler ne? Nasıl bir ortamda çalışamam/çalışabilirim? Beni ne sinirlendirir, üzer, mutlu eder? Dünyayı değiştirme isteğim var mı? Ne yapmak istiyorum? Keşke şöyle olsaydı dediğim şeyler ne? Para mı huzur mu?’’ Yani aslında işin sırrı gözlem yapmaktan geçiyor.
Kendinizi Nasıl Tanıyabilirsiniz?
Kendinizi ve diğer insanları tarafsız olarak gözlemleyebilirseniz kendinizi tanıyabilirsiniz. Burada en önemli nokta ön yargılardan arınmak! Örneğin, hırslı olmak size çok “iyi” özellik olarak gözükebilir. Fakat herkesi motive eden şeylerin farklı olduğunu unutmayın. Bazıları parayla motive olurken bazıları sosyal fayda yarattığında motive olur. Hiçbir özellik birbirinden iyi veya kötü değildir, bizi biz yapan ve diğer insanlardan farklı yapan özelliklerdir. Bu yüzden kendinize tarafsız bir gözlemle bakmanız çok önemli. Bir kağıdın üzerine örnek verdiğimiz tarzdaki soruları ve gözlemlediğiniz güçlü ve zayıf yönlerinizi yazarsanız kendinizi tanımanız ve bu doğrultuda hedef belirlemeniz kolaylaşır.
O Dersi Yapamıyor Oluşunuz İstediğiniz Meslek İçin Engel Değil!
Çoğu kişi matematik dersini yapamıyor. Bu yüzden, matematik yapmayı gerektiren bölümlerden kaçıyor. Belki de olmanız gereken meslek tam da orası? Korktuğunuz ders öğrenilebilirdir. Bu aşamada seçeceğiniz mesleği ders olarak düşünmemeniz gerekir. Asıl düşünülmesi gereken şey, ‘’Ben doktor olmak istiyor muyum?’’ olmalıdır. Cevabınız evet ise matematik çalışmanız da sizin için daha kolay olacaktır.
Anlamadığınız Dersi Anlamanın Püf Noktası Nedir?
O dersi anlamıyor oluşunuz çözülebilirdir! Peki nasıl? Ders çalışırken, bildiğiniz başka bir konudan yardım alarak daha rahat öğrenebilirsiniz. Burada, konular arasında benzetmeler yapmanızdan bahsediyoruz. Örneğin, eğim konusunda zorluk çekiyorsunuz. Eğim konusu, gerçek hayatta ne ile bağlantılı olabilir? Futbol ilgilileri cevap verdi bile! Futboldaki falsolu serbest vuruş buna en iyi örnektir. Bunu çözdükten sonra, eğimi de rahatça kavrayabilirsiniz. Benzeterek kavrayabilme olayı bilimde kanıtlanmış bir gerçek. Bilimde bu olaya, ‘’bağlantılı öğrenme’’ deniliyor.
Başarısız Olduğunuz Dersi Nasıl Düzeltebilirsiniz?
Bunun yanında başarısız olduğunuz dersi neden yapamadığınızı keşfetmelisiniz. Gerçekten sizin kişisel becerilerinizden kaynaklanan bir durum mu yoksa yeterince çalışmadığınız için mi veya bir konuda temel bir bilgiyi anlamadığınız için mi yapamadığınızı bulmanız gerekir. Çünkü aslında yeterince ve doğru bir şekilde çalışırsanız, dersleri yapamamanız için bir sebep yok. Eğer en başından ben bu dersi zaten yapamıyorum diye başlarsanız, işte o zaman gerçekten başarısız olursunuz. Bu yüzden ön yargılarınızdan sıyrılın ve gerçekten neden yapamadığınıza odaklanın. Nedeni bulduktan sonra çözümü aramaya başlayabilirsiniz.
İstekler ve Gerçek Hayat Çarpışması!
Mesela, inşaat mühendisi olmak istiyorsunuz fakat inşaat ortamında bulunmaktan şimdiden rahatsız oluyorsunuz. Ameliyat videoları, sağlık dizileri/filmleri izlemekten büyük zevk alıyorsunuz fakat ameliyat ortamında bulunamıyorsunuz, hatta elinize kan bulaşması bile sizin için tam bir facia. Yani bir şeyden hoşlanıyor oluşunuz, onu meslek olarak yapabileceğiniz anlamına gelmiyor. Belki de sadece izlemek hoşunuza gidiyordur, önce bunu kavramak gerekiyor.
Çevre Baskısı:
Düzenli bir meslekte çalışmak istiyorsunuz, çünkü çevreniz düzenli bir meslekte çalıştığınız için size övgüler yağdırır. Öyle değil mi? En basitinden, 9-6 çalışma saatleri olan bir meslekten örnek verebiliriz. Evet, oldukça düzenli bir iş yaşamı. Peki her sabah erkenden kalkmak sizin için işkence mi yoksa sabah insanı mısınız? Mesleğinizi severseniz, sabah kalkmayı da sevebilirsiniz değil mi? En azından ilk zamanlar böyle olur. Zaman geçtikçe, sabah insanı olmadığınız için işe ağlayarak bile gidebilirsiniz. O yüzden neyi sevip neyi sevmediğinizi iyi gözlemlemeniz gerekir ve bu gözlemi gerçekçi ve dış seslerden olabildiğince izole bir şekilde yapmalısınız.
Hedef Uygulamada Karşımıza Çıkan Engeller!
Önümüzde upuzun bir yol var. Nedense karşımıza çok basit görülen bir engel çıkıyor! Bir iki dakika ne olabilir diye düşünün ve bu yazıyı düşündükten sonra okumaya devam edin. Üstelik bu engel, saatlerimizi, günlerimizi elimizden alıp götürüyor! Adeta hayatımızı elimizden çalıyor! Aklınıza ilk ne geldi? Aklınıza ilk gelen şey doğru hedefi oluşturmanızda ve uygulamanızda en büyük engel!
Sosyal Medya Engeli: Hedefinizi belirlediniz ve uygulamanız gereken aşamadasınız. O da ne? Hedefiniz için çalışmanız gereken yerde sosyal medyaya iki dakika bakıp çıkmanız (!) felaketler doğuruyor! İki dakika gelen mesaja bakayım, gündemdeki saçma bir konuya bakayım derken bir gününüz çöp oldu! Peki ne kazandınız? Hedefiniz yolundaki bir gününüz sizi alakadar etmeyen insanlar ve yaptıklarına baktığınız için çöp olmuş oldu.
Neyse Sonra Çalışırım Engeli: Hangi sonra? Sonra, sonra, sonra… Geçen her günün sizin için sonradan faciaya dönüşeceğinin farkında olmalısınız. Sonra değil, şimdi yaparsanız her şey daha düzene girecek. Bu soruna genelde hedefini doğru bir şekilde belirleyemeyenler düşüyor. ‘Bilinmezlik’ girdabı, öğrenciyi alıp sürüklüyor. Ne yapacağınızı, nereden başlayacağınızı bilmediğiniz için sürekli erteliyorsunuz. Bu yazıyı okuyarak bu sorununuza çözüm bulabilirsiniz. Tabii, ‘’Neyse sonra okurum.’’ demediyseniz! 🙂
Her Şey Mükemmel Olmalı Engeli: Hayır! Her şey mükemmel olmamalı ve her şey mükemmel giderse asıl orada sorun aranmalı. Olası bütün sorunlara karşı kötü senaryolar oluşturmak, mutlak başarınızdan emin olmadan başlayamamak ve yanlış yapmayı en büyük problem olarak görmek yapacağınız her işi daha çok batıracaktır. Bunları yapmak yerine, yazının en başından beri bahsettiğimiz konular üzerinde durmalı, yavaş yavaş ilerlemeli ve bir adım atıyorsanız, o adımı en güzel şekilde yapmaya çalışmalısınız. Yani olayı bütünüyle düşünmek, düşünmekten hedefe yürüyememek büyük bir engel.
Plan Yapmamak: Öncelikleri belirleyememek, not almamak, zamanı planlayamamak en büyük engellerden birisidir. Bu engeli aşmak için ajanda kullanabilirsiniz. Ajanda kullanmak, hedeflerinize giden yolda daha planlı ve programlı gitmenizi sağlayacaktır. Peki ajanda kullanma alışkanlığınız yoksa nasıl kazanabilirsiniz? Onun da yöntemi çok basit! ‘’Ajanda Kullanma Alışkanlığı Nasıl Kazanılır?’’ yazımıza buradan ulaşabilirsiniz.
Meslek ve Kariyer Hedefi Belirledikten Sonra Atılması Gereken Adımlar Nelerdir?
Kendinizi tanıdınız, hedeflerinizi belirlediniz. Peki ya sonra? Bundan sonraki adım aslında yapılması gerekenleri tespit etmek ve aksiyona geçmek. Örneğin, üniversitede işletme bölümünü kazandınız ve ileride dijital pazarlama alanına yönelmek istiyorsunuz. Bu durumda okulun size veremeyeceği, dışarıdan tamamlamanız gereken bazı eğitimler olacaktır. Bu eğitimleri sırayla almalısınız ve daha sonra teoriyi pratiğe dökebilmek için staj yapmalısınız. Demek ki büyük hedefimiz dijital pazarlama uzmanı olmak, bunun için alınması gereken aksiyonlar eğitim almak ve staj yapmak. Bu durumda ilk olarak işe hangi eğitimleri nereden almanız gerektiğini araştırarak başlamalısınız. Yani şu anda sizin atmanız gereken ilk adım bilgisayarın başına geçip araştırma yapmak. İşte aslında hedeflerinize ulaşmanız bu kadar basit. Hedefi belirledikten sonra ulaşılması gereken dönüm noktalarını bulup bunları gerçekleştirmek için çalışmak işin püf noktası. Böylece hem hedef artık size o kadar uzak gözükmeyecek hem de yürümeniz gereken yol netleşecek. Hangi adımları attığınızda hedefinize ulaşabileceğinizi bileceksiniz.
Hedeflerinize Ulaşmak Aslında Zor Değil!
İşte aslında hedeflerinize ulaşmanız bu kadar basit. Hedefi belirledikten sonra ulaşılması gereken dönüm noktalarını bulup bunları gerçekleştirmek için çalışmak işin püf noktası. Böylece hem hedef artık size o kadar uzak gözükmeyecek hem de yürümeniz gereken yol netleşecek. Hangi adımları attığınızda hedefinize ulaşabileceğinizi bileceksiniz.
Umarız bu yazı hedef belirlemeniz ve bu yolda emin adımlarla yürümeniz için öncü olur! Hedeflerinizden büyük olursanız engelleri de daha çabuk aşarsınız. Kendimde hiç güç bulamıyorum demeyin! Eğer doğru bir hedefiniz var ise dünyanın en güçlü insanı bile olabilirsiniz. Yani sorunun kaynağına inmeniz gerekiyor.
Joyce Giula:
‘’Fark yaratma yürekliliğini gösterme ve gerçekten yapmaya değer bir şey yapma zamanı gelmiştir. Mutlaka büyük bir amaç değil; ama yüreğinizde tutuşan herhangi bir şey arzunuz, düşünüz olan bir şey için… Yeryüzündeki günlerinizin değerli ve anlamlı geçmesi, kendinize olan borcunuzdur, yaşamın tadına varın, var gücünüzle hedefe odaklanın.’’
